Kayıtlar

Kasım, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ikra

Resim
  Alak Suresindeki "İkra" Kavramının Felsefi İncelemesi  Alak Suresi’nin ilk ayeti olan “İkra (Oku)” ifadesi, hem İslam düşüncesinde hem de genel felsefi çerçevede derin anlamlar barındırır. Bu emir, yalnızca bir metni okuma eyleminden öte, insanın varoluşsal, epistemolojik ve ahlaki boyutlarına yönelik çok katmanlı bir çağrıdır.  1. "İkra" ve Varlığın Okunması  "İkra" kelimesi, fiziksel bir metni okumayı içerdiği kadar, varoluşun tamamını bir kitap gibi okumayı da ima eder. İbn Arabi gibi mutasavvıflar, evreni bir “Küllî Kitap” olarak tanımlar. Bu bağlamda:  • Doğa: Doğadaki her varlık, Allah’ın yaratıcı kudretinin bir işaretidir ve bir “ayet” olarak okunmalıdır.  • İnsan: İnsan kendini okumalı, zira insan "küçük bir âlem"dir. İnsanın kendi varlığını anlaması, Yaratan’ı tanımasına giden ilk adımdır.  • İlişkiler: İkra, insanın sadece yazılı metinlere değil, diğer insanlarla olan ilişkilerine de odaklanmasını, empati ve farkındalıkla bu ilişkiler...

emile zola

  Emile Zola'nın Sözü Üzerine Tahlil  "Yer yarılmış da, dürüst insanlar sanki toprağın altına girmişti, evrensel aptallık ve uyuşuklukların gölgesinde cehalet yüce saltanatını sürdürüyordu." Bu söz, Zola'nın sosyal eleştiri gücünü ve çağındaki toplumsal yozlaşmaya olan tepkisini yansıtır. Zola, dürüstlük ve erdemin bir kenara itildiği, cehaletin ve kayıtsızlığın hüküm sürdüğü bir dünyayı tarif etmektedir.  Temel Unsurlar ve Anlam Katmanları:  • Dürüst İnsanların Yokluğu: Zola, erdemli bireylerin sessizleştirildiği ya da toplumdan dışlandığı bir durumu resmeder. Bu, adalet ve doğruluk gibi değerlerin yitip gitmesine bir eleştiridir.  • Cehaletin Egemenliği: Cehalet, yalnızca bilgi eksikliği değil, aynı zamanda insanlığın yüksek değerlerine duyarsızlık ve aptallığın yüceltilmesi anlamında kullanılmıştır.  • Pasiflik ve Uyuşukluk: Toplumun kayıtsızlıkla bu yozlaşmayı kabul etmesi, Zola'nın eleştirdiği bir diğer önemli noktadır. Kitlelerin pasifliği, yozlaşmanı...